Kolajen İçeren Kremler

Cildimiz vücuttaki önemli dokulardan biridir. Sağlıklı bir cildin sıkı olması ve aynı zamanda da belli bir elastikliğe sahip olması gereklidir. Aranan bu iki özelliği sağlayan yapılar da vücutta kendiliğinden bulunan proteinler olan kolajen ve elastindir.

Kolajen, vücutta doğuştan itibaren yer alsa da zamanla vücutta gerçekleşen kolajen üretiminde azalma meydana gelir ve kolajenin vücuttaki oranının azalması ile birlikte, vücutta karışıklık, sarkma ve çizgiler görülmeye başlar. Bu sorunun çözümü de vücuttaki azalan kolajen miktarını yerine koymaktan geçmektedir.

Kolajen Takviyesi

Kolajen miktarını yerine koymak için kullanılabilecek çeşitli besinler vardır. Kırmızı ve beyaz et, sakatat grubu, çeşitli sebze ve meyveler kolajen açısından zengindir. Besinlerin yanında, cilde direkt olarak uygulanan kremler ve yağlar da faydalı olmaktadır. Uygun maske ve krem uygulamaları ile, cildin ihtiyaç duyduğu kolajen cilde verilebilir. Kolajen içerek kremler kullanılarak cilt tekrar sıkı ve sağlıklı görüntüsüne kavuşturulabilir. Kolajen takviyesi hakkında daha fazla bilgi edinmek için bu yazımızı da okuyabilirsiniz.

Kolajen Krem

Kolajen içeren kremler cildin yüzeyinin ihtiyaç duyduğu kolajeni sağlayabilir.  Cildin güzel bir görünümü olması de önemlidir fakat cilt sadece dış görünüşünden ibaret değildir. Cildin iç katmanları daha büyük bir öneme sahiptir. Kremler ve maskeler, cildin yüzeyine ulaşabilse de iç katmanlarına işlemek konusunda zorlanacaktır.

İç katmanlara kolajen takviyesi sadece besin tüketimi ile mümkün hale gelmektedir.  Besin takviyeleri ile ciltteki kolajen miktarı artırılabilir. Ayrıca, kolajen takviyesi kremler ile yapılacaksa, dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır. Kolajen içeren kremler mutlaka hidrolize edilmiş peptit formunda olmalıdır. Çünkü bu şekilde kolajen sindirimi mümkün hale gelmektedir.

Kolejen Takviyesi Yapmanın Çeşitli Yolları

Vücuda takviye olarak alınan kolajenin farklı formları mevcuttur. İçilebilir kolajenin elde edilme şekli genelde denizdir. İçilebilir kolajen tüketildiğinde, kolajen vücut tarafından sindirilir ve daha sonra da kan aracılığı ile vücudun farklı katmanlarına taşınır. Bu katmanlardan birisi de dermiş tabakasıdır.

Kolajen İçeren Kremler ise bu tabakalara içilebilir kolajen gibi ulaşmaz. Genelde cilt yüzeyinde etkili olur. Bu kremler genelde kadınlar tarafından ilgi görmektedir. Bakımlı ve güzelliğine önem veren kadınlar, bu kremlere çok önem vermekte ve makyaj çantalarından eksik etmemektedir.

Kolajenin cilt bakım ürünü olarak kullanılmaya başlaması çok eskilere gitmemektedir. Kolajenin cilt için olan faydalarının net olarak ortaya çıkmasıyla birlikte kremlerde kullanılmaya başlanmıştır. Kolajenin kişisel bakım ürünü olarak kullanılan tek formu da kremlerden ibaret değildir. Ağızdan alınan sıvı kolajenler olduğu gibi, serum, toz ve tonik versiyonlar da mevcuttur.

Kolajen Kremlerle Sınırlı Kalmamalısınız

Daha etkili ve kalıcı bir kolajen formu isteniyorsa, ağız yoluyla alınacak kolajen formları tercih edilmelidir. Ağız yoluyla alınan kalojen, kolajen içeren kremler ile karşılaştırıldığında çok daha kalıcı etkilere sahiptir. Cildinizin dolgun ve canlı durmasını istiyorsanız, ağız yoluyla alınacak kolajen takviyesini tercih etmeniz yerinde bir karar olacaktır.

İnsan cildindeki kolajen üretimini artırmak için kullanılan kremlerde direkt olarak kolajen kullanılmasına gerek yoktur. Vücudumuzda kolajen zaten var olduğu için, bu kolajenin yakılmasını yavaşlatan ve kaybı azaltan maddelerin kullanılması da en az kolajen içeren kremler kadar faydalı olacaktır.

Kolajeni koruyan maddeler arasından en önemlilerinden biri peptitlerdir. Peptitler sayesinde, kolajenler ciltte daha iyi korunur ve böylece zaman içinde görülmeye başlanan yaşlanma belirtilerinde azalma meydana gelir.  Kolajen eksikliği doğru bir şekilde karşılanmak isteniyor ve cildin kaybettiği kolajen hem içeriden hem dışarıdan desteklenmek isteniyorsa, sadece kremlerle sınırlı kalınmamalıdır. Kolajen içeren besinlerle takviye yapılmalı hatta sıvı kolajen alınmalıdır. Böylece sadece cildin yüzeyine değil derinliklerine de kolajen takviyesi yapılmış olacaktır.

Sıvı formda da alınabilen glukozamin ise vücutta kolajen sentezlenmesini sağlar ve kolajen yıkımını önler. Dolayısıyla eklem ve kemik sağlığının korunmasını sağlayan çok önemli bir maddedir. Kemik, eklem ve kıkırdak doku rahatsızlıklarının-ağrılarının giderilmesinde de kullanılmaktadır.